İDLİB MESELESİ
İdlib meselesi ülkemizi köşeye sıkıştırmak için özellikle kurgulanan konu olarak önümüze geldi. MERKEL İLE GÖRÜŞME
Merkel'de dedim ki sizin bana büyük rakamlarla verdiğiniz sözünüz var, gelin destek verin dedim. En fazla 25 bin euro vereyim dedi. Biz de kabul ettik. Sonra Kızıl Haç'a vereceğini söyledi. Anlama, tanıma ve bu rakam BM mülteciler başkomiserlere gitmektedir. Oradan da Kızıl Haç'a oradan da Kızılay'a gibi bir yaklaşım ortaya koydular. Aradım tekrar Merkel'i, dedi ki para hazır. Ben de ama bu para bize ulaşmıyor. Artık dedim ki biz size buradaki mültecileri gönderelim 25 bin euro almayalım biz size 100 bin euro verelim. Merkel tabii kabul etmedi.
BİZ SURİYE'YE HALKIN DAVETLİSİ OLARAK GİTTİK
Bize diyorlar ki orada ne işiniz var. Biz oraya Esad'ın davetlisi olarak değil, Suriye halkının davetlisi olarak gittik. Ve Suriye halkı bu iş bitti demeden çıkma gibi bir niyetimiz yok.
PUTİN'E DEDİM Kİ...
Dün sayın Putin’e de söyledim. “Sizin orada ne işiniz var” Üs kuracaksanız üssü yine kurun. Ama şu anda siz bizim önümüzden çekilin, rejimle baş başa bırakın. Biz gereğini yaparız. E tabi ona da “biz çekildik” diyemiyorlar. Menfaatleri nedir? İnanın bunu çözebilmiş değiliz. İki üç tane üs ise e kurun. Bununla bizim bir derdimiz yok.